Bu
çalışma Haziran 2009-Aralık 2009 tarihleri arasında, klinik pratikte nöropatik ağrı
tedavisi ve antikonvülzan bir ilaç olarak kullanılan pregabalinin preemptif
analjezik özelliğini araştırmak amacıyla, ASA I-II risk grubunda, yaşları 18-60
arasında olan 40 hasta üzerinde gerçekleştirildi. Operasyondan önce 8 saat aç
bırakılan ve premedikasyon uygulanmayan hastalar rastgele 2 gruba ayrıldı.
Anestezi indüksiyonundan yaklaşık bir saat önce Grup I'e 150 mg pregabalin
Grup II' e ise plasebo amaçlı boş ilaç kapsülü oral olarak verildi. Her iki gruba da
ekstübasyondan hemen önce 3 mg morfin intravenöz olarak verildi, anestezi ve
cerrahi süreler dakika olarak kayıt edildi. Postoperatif bakım ünitesine alınan
hastalara hasta kontrollü analjezi (HKA) yöntemi ile morfin infüzyonu başlandı.
HKA cihazının ilk bolus kullanma süresi ilk analjezi ihtiyaç zamanı olarak
kaydedildi. Tüm olguların 1, 4, 8, 12 ve 24. saatlerde SKB, DKB, OKB, KAH,
SpO2 , VAS, Ramsey Sedasyon Skalası değerleri, morfin tüketimi ve oluşan yan
etkiler kayıt edildi. Preoperatif pregabalin kullanımı ile postoperatif takiplerde 4.,
8., 12. ve 24. saatlerde VAS değerlerinde düşme olduğu gözlendi, ayrıca 8., 12. ve
24. saatlerde tüketilen morfin miktarında da azalma saptandı. Yapmış olduğumuz
çalışma preoperatif olarak verilen pregabalinin preemptif olarak kullanabileceğini
göstermiştir. Etkin bir postoperatif analjezi için postoperatif dönemde pregabalin
kullanılmasına devam edilmesinin veya preoperatif tekli doz rejimi yerine
tekrarlanan çoklu dozlar şeklinde farklı doz rejimleri konusundaki çalışmaların
faydalı olacağı kanısındayız.
This study
was performed to investigate the preemptive analgesic property of pregabalin
which uses in treatment of neuropathic pain and as an anticonvulsant drug in
clinical practice, on 40 patients in ASA I-II risk group between ages of 18-60
from June 2009 to December 2009. Patients who fasted 8 hours and not received
premedication before surgery were randomly divided into two groups.
Approximately one hour before the induction of anesthesia, Group I received 150
mg of oral pregabalin, Group II received blank wafer as placebo. Both groups
received 3 mg of intravenous morphine just before extubation and anesthesia and
surgical durations recorded in minutes. In postoperative care unit, morphine
infusion was started with patient-controlled analgesia (PCA). Initial bolus usage
duration of PCA was recorded as first analgesic requirement. Of all cases, SBP,
DBP, OCD, HR, SpO2, VAS, Ramsey Sedation Scale scores, morphine
consumption and occurred side effects were recorded on postoperative 1, 4, 8, 12
and 24 hours. There were decreases in VAS values on postoperative 4, 8, 12 and
24 hours, also the amount of morphine consumption showed reductions on
postoperative 8, 12 and 24 hours. Our study showed that pregabalin given
preoperatively can be used as preemptively. We concluded that new studies are
useful for determining whether pregabalin can be continued postoperatively and
whether multiple doses of pregabalin instead of single dose regimen can be used
preoperatively.