Meme kanseri, kadınlarda en sık gözlenen kanser tipidir ve kanser tanısı
almış her 4 kadından 1'inin tanısı meme kanseridir. Meme kanseri gelişimi için
yaş, sigara / alkol / radyasyon maruziyeti, obezite, üreme ve adet öyküsü ile
ilişkili risk faktörleri bulunmasının yanı sıra meme kanserine yatkınlık
oluşturan genetik risk faktörleri de söz konusudur. Meme kanseri vakalarının
yaklaşık %10-30'u kalıtsal faktörlere atfedilse de, vakalarının sadece %5-10'unda
güçlü kalıtsal bir bileşen tespit edilmiştir. Patojenik değişimleri ailevi meme
kanseri ile en sık ilişkilendirilmiş genler BRCA1 ve BRCA2 iken güncel bilimsel
bilgiler diğer bir grup genin patojenik değişimlerinin de meme kanserine
yatkınlıktan sorumlu olduğunu ortaya koymaktadır.
Çalışmamızda meme kanseri tanısı almış ve risk faktörleri
değerlendirildiğinde ailevi meme kanseri yatkınlığından şüphelenilmiş, fakat
BRCA1 ve BRCA2 genlerinde yeni nesil dizileme (YND) yöntemi ile herhangi bir
patojenik değişim saptanmayan otuz sekiz olguda meme kanserine yatkınlıktan
sorumlu diğer genlerde genetik incelemeler yapılması amaçlanmıştır. Bu amaçla
YND ile rutinde çalışılan ailesel kanser paneli içerisinde bulunan ATM, BARD1,
BRIP1, CDH1, CHEK2, MRE11, MSH6, NBN, PALB2, PTEN , RAD51, RAD51C,
STK11, TP53 genleri dizilenmiş ve tespit edilen varyantlar kılavuzlara uygun
olarak sınıflandırılarak patojenik (P), olası patojenik (OP) ve klinik önemi
belirsiz (KÖB) olarak sınıflandırılmış varyantlar değerlendirmeye alınmıştır.
Çalışma sonucunda otuz sekiz olgunun 8 (%21)'inde 9 adet P / OP veya
KÖB olarak sınıflandırılmış varyant tespit edilmiştir. Bu değişimlerin 4'ü ATM
geninde, 2'si BRIP1 geninde, 2'si CHEK2 geninde, 1'i MRE11 geninde, 1'i MSH6
geninde bulunmıştır. Çalışmamız sayesinde patojenik değişim tespit edilen
olgular ile aileleri koruyucu tedavi olanaklarına yönlendirilmiş, hangi genlerde
daha sık olarak patojenik değişimler bulunduğu tespit edilmiş ve literatürde
iv
daha önce bildirilmemiş yeni varyantlar meme kanseri yatkınlığı ile
ilişkilendirilmiştir
Breast cancer is the most common cancer type in women and every 1 in 4
women diagnosed with cancer has breast cancer. There are several risk factors
for breast cancer development including age, cigarette / alcohol / radiation
exposure, obesity, conception and menstruation related risks, but in addition to
that, genetic factors are responsible for susceptibility to breast cancer. It is
estimated that 10-30% of breast cancer patients have hereditary risk factors but
high-risk genetic component is identified in only 5-10% of the patients.
Pathogenic variants of BRCA1 and BRCA2 genes are the most frequently
identified genetic risk factors in breast cancer, but recent scientific discoveries
demonstrates that pathogenic variants of other group of genes are causing
predisposition to breast cancer.
In this study, we planned to perform genetic analyses for those other group
of genes in thirty eight breast cancer patients with the suspicion of hereditary
breast cancer syndroms who were found to carry no mutations in BRCA1 and
BRCA2 genes by next generation sequencing (NGS) method. With this aim, ATM,
BARD1, BRIP1, CDH1, CHEK2, MRE11, MSH6, NBN, PALB2, PTEN , RAD51,
RAD51C, STK11, TP53 genes are sequenced by NGS and identified variants are
classified according to current guidelines. Variants classified as pathogenic (P),
likely pathogenic (LP) and uncertain significance (VUS) are included to the
results.
As a result 8 (21%) of the thirty eight patients were found to carry 9
variants classified as either P, LP or VUS. Among these variants, 4 were in ATM
gene, 2 were in BRIP1 gene, 2 were in CHEK2 gene,1 was in MRE11 gene, 1 was
in MSH6 gene. By this study, patients carrying pathogenic variants and their
family members are referred to preventive medicine opportunities, pathogenic
variant frequencies in related genes are identified and novel variants associated
with breast cancer are discovered