Bu çalısmada koroner kalp hastalıkları(KKH) ve serebrovasküler
hastalıkların(SVH) tedavisindeki uygulama ile ilgili sorunlar, hekimlerin ve
hastaların bu sorunlarla ilgili bilgi düzeylerini arastırmak amaçlandı. Elde
edilecek bilgiler dogrultusunda çalısmanın diger asamalarında uygulamada
nelerin yapılabileceginin tespitine çalısıldı.
Dünya Saglık Örgütü(DSÖ) PREMISE (Prevention of REcurrences of
Myocardial Infarction and StrokE) projesi çerçevesinde sürdürülen çalısmamıza
1034 hasta alınmıs olup hastaların %75.6’sı koroner kalp hastası ve %24.4’ü
serebrovasküler hastalık geçirmis olgulardı. Vakaların 549’u kadın ve 485’i
erkek olup ortalama yasları 62.8’di (standart sapma 10.8). Hastalar çalısmaya
01/06/2002 ile 15/02/2003 tarihleri arasında alındı. Çalısmaya primer, sekonder
ve tersiyer saglık merkezleri katıldı. Kardiyovasküler hastalık geçirmis olguların
mevcut risk faktörleri, hastalıkları hakkındaki bilgileri, bilgileri ögrenme
kaynakları, yasam biçimi degisiklikleri ve ilaç kullanımları çalısmada
degerlendirildi.
Çalısmaya alınan kardiyovasküler hastalıga maruz kalmıs olguların
%72’si sigara içmemesi gerektigini, %94’ü saglıklı diyetin önemini ve %71’i
fiziksel aktivitenin önemini biliyordu. Hastaların yaklasık yarısı günlük 30
dakikadan az fiziksel aktivite yapıyordu. Hastaların %35’i verilen diyetini
uygulamıyordu ve vakaların %11’i hastalık sonrası sigara içmeye devam ediyor
olarak saptandı.
Medikasyonlarına bakıldıgında ise kardiyovasküler hastalık geçiren
olguların %86.2’si aspirin, %46.8’i beta blokör, %44.3’ü Anjiotensin converting
enzim(ACE) inhibitörü ve %22.7’si statin kullanıyordu. Önemli oranda hasta
populasyonu kullanması gereken tedavisini almıyordu. Yaklasık %50 hastanın 2
veya daha fazla modifiye edilebilir risk faktörü mevcuttu(sigara, fiziksel
inaktivite, hipertansiyon, diyabet veya hiperkolesterolemi).
Sonuç olarak daha önce kardiyovasküler hastalık geçirmis olgularla
ilgili yapılan bu degerlendirmeler sonrası bu hastalıklarının önlenmesinde hem
halkın hem de hekimlerin bilgi eksikligi oldugu, halkın egitimi ve hekimlerin
bilgilerinin güncellestirilmesi gerektigi anlasılmıstır. Bu amaca yönelik olarak
temelinde egitim olan bir model olusturulması temel amaç olmalıdır.
Our aim in the study was to find out the problems in the treatment of
coronary heart disease(CHD) and cerebrovascular disease(CVD) , also
knowledge of the doctors and patients about these problems. We tried to find out
what can be than in the following parts of the study by using this data.
A descriptive cross-sectional survary of a sample of 1034, CHD(%75.6 )
and CVD(%24.4) patients(549 women, 485 men) was contucted over 8 months
in the Eskisehir. The meah each was 62.8 years(standard deviation(SD), 10.8).
Consecutive patients were recruited from a stratified random sample of primary,
secondary and tertiary care facilities.The main outcome measures were levels of
lifestyle and physological risk factors and the use of drugs for secondary
prevention of the CHD and CVD.
Approximately %72, %94 and %71 of patients were aware of the
cardiovascular benefits of quitting smoking, a heart healty diet and regular
physical activity, respectivelity. About half (%52.5) engaged in less than 30
minutes of physical activity per day, %35 did not follow a heart healty diet
and %11 were current tobacco users. The proportions who had received
medications among cardiovascular disease patients were: aspirin %86.2, beta
blockers %46.8, angiotensin-converting enzyme inhibitor %44.3, statins %22.7
respectively.
A significant proportion of patients did not receive appropriate
medications . About % 50 of patients had at least two or more modifiable risk
factors (smoking, physical inactivity, hypertension, diabetes or
hypercholesterolaemia).
Finally often evalute about patient history of cardiovascular disease ,
there is deficiency of knowledge both of doctors and publics.