ÇalıĢmanın amacı acil servise baĢvuran yaĢlı hastalarda çoklu ilaç kullanımının
hastaların klinik süreçlerine etkisini belirlemekti. ÇalıĢmaya yaĢ ortalaması
73,78±7,99 olan toplam 1060 hasta (508 (%48) kadın; 552 (%52) erkek) dahil edildi.
Verilerin standart bir Ģekilde toplanabilmesi için daha önce hazırlanan Çoklu Ġlaç
Kullanımı Klinik Değerlendirme Formu kullanıldı. Bu form ile hastaların demografik
özellikleri, baĢvuru yakınması, triaj sınıfı, yaĢadığı yer, bakım yardımcısı olup
olmadığı, GKS, SMMT ve EGYA skorları, daha önceden tanı aldığı hastalıkları,
konsültasyon yapılıp yapılmadığı, yapıldıysa konsültasyon sayısı ve konsültasyonu
yapan bölüm veya bölümlerin isimleri, istenen tetkikler, hastanın kullandığı ilaç
sayısı ve ilaçların isimleri, baĢvuru sırasında tanı konulan hastalıklar ve hastanın
sonlanım durumu kayıt edildi. Hastaların kullandıkları ilaç sayısı ile diğer klinik
parametreler karĢılaĢtırıldı. Hasta yaĢı arttıkça kullanılan ilaç sayısının yükseldiği
görüldü. Kadınlarda çoklu ilaç kullanımı daha yaygındı. Kullanılan ilaç sayısı ile
baĢvuru Ģikayeti, triaj sınıfı, yaĢam yeri, GKS, SMMT ve EGYA skorları,
konsültasyon istenip istenmediği, son tanı, acil serviste kalıĢ süresi ve klinik son
durum arasında istatistiksel olarak anlamlı bir iliĢki tespit edilmedi. Kullanılan ilaç
sayısı ile hastanın bakım yardımcısının olması ve daha önce sahip oldukları
hastalıklar arasında anlamlı bir iliĢki saptandı. Bakım yardımcısı olan hastalarda
kullanılan ilaç sayısı daha yüksekti. HT, DM, KAH, KKY, KOAH ve BY tanısı olan
hastaların az sayıda ilaç kullandığı (0-5 sayıda ilaç) belirlendi. Ayrıca kullanılan ilaç
sayısı arttıkça acil laboratuar kullanımı artarken, ilaç sayısının az olduğu grupta,
merkezi laboratuarı, hematoloji laboratuarı ve USG kullanım oranı daha yüksekti.
Fakat, kullanılan ilaç sayısı ile direkt grafi, BT, mikrobiyoloji laboratuarı, EKO,
farmakoloji laboratuarı, endoskopi ve MRG tetkiklerinin kullanımı arasında
istatistiksel olarak anlamlı bir iliĢki saptanmadı.
The aim was to determine the effect of polypharmacy on clinical
course of patients who admitted to emergency department. Totally 1060 patients with
the mean age of 73,78±7,99 (508 women (48%) and 552 men (%52)) were included
the study. Pre-prepared Clinical Assessment of Polypharmacy Form was used to
collect the standardized data. By this form, demographics, admission complaints,
triage category, habitation, caregiver presence, GCS, SMMT and IDLA test scores,
pre-diagnosis, consultation information, the number of consultation, the name of
consultant departments, required investigations, the number of used medicine, the
name medicines, diagnosis and the outcome of patients were recorded. The number
of used medicine was compared with the other clinical parameters. The number of
medicine increased with increasing the age of patient. Polypharmacy was more
common in women. While no statistically significant association was found between
the number of used medicine and admission complaint, triage category, habitation,
GCS score, SMMT score, IDLA score, consultation information, last diagnosis,
duration of stay in emergency department and clinical outcome, there were
significant associations between the number of used medicine and caregiver presence
and pre-diagnosed disorders. Number of used medicine was higher in patients with
caregiver. It (0 to 5 medicines) was lower in patients diagnosed with HT, DM,
coronary artery disease, chronic obstructive pulmonary disorder and renal failure.
Also, while the usage of emergency laboratory increased with increasing the number
of used medicine, the rate of usage of central laboratory, hematology laboratory and
USG was higher in the group with lower medicine number. However, no statistically
significant association was determined between the number of used medicine and
usage of direct graphy, CT, microbiology laboratory, echocardiography,
pharmacology laboratory, endoscopy and magnetic resonance imaging.